KIYMALI TAVUKLU MAKARNA - FENERBAHÇE 25 AKIL NEREDE?
Uzun zamandır Fenerbahçe için bir yazı yazmaya çalışıyorum. Şunu söylemeliyim ki Fenerbahçe eski günlerini çok özledi. Taraftar ve geçmiş yönetimin ağır baskıları ile birlikte Fenerbahçe artık iyi planlar yapamıyor.
Peki nerden başlamalıyız? Uzun süreli başarısızlık bizi temel taşlara kesin olarak götürüyor.
Fenerbahçe'nin daha doğrusu futbolun yapı taşları:
Taraftar ve Kültür
Kulüp Yönetimi ve Ekonomi
Futbol Aklı, Vizyon, Ana Plan
Bu üç hususun başarılı bir kulüp olunması için en büyük taşlar olduğunu biliyoruz. Bunların yanına tabiki farklı taşlar konabilir ancak bu kadar büyük olmaları mümkün olmayacaktır. Çünkü bunlar ana kolonlardır. Takım kadrosu, tesisler, alt yapı bu taşların ancak bunların alt taşları yani alt başlıkları olabilir.
FENERBAHÇE YAPI TAŞLARI
Taraftar ve Kültür: Fenerbahçe sahip olduğu taraftar sayısı, 100 yılı aşmış büyüklüğü ile dünya futbol tarihindeki en büyük kulüplerden biri. Taraftarları kulübe son derece bağlı. Son 10 yılda başarısız bir takım olsada taraftar kulübe son derece bağlı ve bu bağlılık Fenerbahçe kültürünü yıkılmaz kılıyor. Forma satışları, her sezon aynı heyecanla maçlara gösterilen ilgi ile Fenerbahçe bu konuda çok şanslı.
'Çünkü Fenerbahçelilik aileden çocuklara nesillere aktarılmaya devam etmektedir.'
Bugün geldiğimiz noktada ise taraftar huzursuz, kulübe karşı bağlılık sürsede o eski enerjiyi yansıtamıyor. Bu konuda taraftar son derece haklı. Ortada başarı yok ve herkes bunu bekliyor. Başarısızlık malesef sıradanlaşmaya da başladı. Kaybetmeye olan tutarlılık, taraftarı kötü bir havanın içine sürükledi.
Aynı zamanda iyi futbol takipçileri içerisinde de fikir ayrılıkları çarpıcı. Taraftarlar şu anda eski Fenerbahçe yönetimi ve şu anki yönetim içerisinde ikiye bölünmüş durumda. Ancak ümitsiz taraftar malesef bir konunun farkında değil. Taraftarlar old ve present yönetimler arasında ümit arıyor. Ancak eski yönetim de taraftar için zamanında umutsuzdu ve artık Fenerbahçe için doğru değillerdi. Şu anki yönetim ise kesin ve net olarak başarısız ve istikrarsız. Anlaşılması gereken Fenerbahçe için NEW yönetim gerekliliğidir. Aksi takdirde bu iki seçenekte bir diğerinin lacivertidir. Sürdürülebilir olmayan seçeneklerdir. Bu sebeple taraftar umudunu ne eskilerde ne de soyadlarda aramamalıdır. Bu kesin ve net gerçektir. Fenerbahçenin kültürü Demokrasiden, Cumhuriyetten, ilkelerden beslenir. Gücünü doğru planlardan ve vizyondan, işbirliğinden almalıdır.
Kulüp Yönetimi ve Ekonomi: Mevcut kulüp yönetimi ekonomik olarak güçsüz değil. Kesin rakamlara ulaşamasakta en son bilgiye göre total borçlanmada düşüş mevcuttur. Bunlara rağmen her sene epey transfer yapabiliyorlar. Bu noktada demek ki olumlu bir şeyler var. Ancak ekonominin ayakta tutulduğu veya iyi yöneitlmesi başarının sırrı değildir. Ben ve Fenerbahçe taraftarı her sene yeni oyuncular, yeni hocalar görmekteyiz. İnanın bana son 5 senede geleni gidenleriyle oyuncuları hatırlayamıyorum bile. Ozaman ortada akıl yoksunluğu veya ana plansızlık var diyebilir miyiz? Sadece iyi paralar harcayarak iyi yemek olmuyormuş. Önemli olan aldığınız parçaların uyumuymuş. Bu kıymalı tavuklu makarna yapmak gibi...
Kulüp yönetimin kadro mühendisliği için daha fazla kimya derslerine girmesi gerekiyor. Beş benzemez oyuncular. Kurulamayan orta saha merkezi, istikrarsız marka forvetleri ile son 7-8 senede Fenerbahçe ne futbolu oynuyor, ne oynamak istiyor sorusunun cevabını veremezsiniz. Sadece oynuyorlar işte diyebilirsiniz. Evet, sahadalarda bişey oynadıkları falan yok. Lig zaten zayıf, maç kazanmak bu kadar zor bişey değil.
Bu kadar akıl ve mantıktan uzak harcanan paralara rağmen ekonomik olarak durumu iyi götürüyorlar. Bunu nasıl beceriyorlar muamma. ama tebrik konusu.
Taraftarda bazen malesef şaşırtıyor ve Fenerbahçe iyi futbol oynadığı anlarda gerçekleri ve devamlılık ne demektir hiç akıllarına gelmiyor. Bu malesef ülke genel kültürümüzden gelen sıcak kan kültürü. Bişeyler iyiyken harika, mükemmel. Bişeyler kötü giderken korkunçi dehşset, berbat..
Futbol Aklı, Vizyon, Felsefe: Bu aslında en derin konu. Farklı bir yazı bu konu hakkında yazacağım. Bu sizin ana fikrinizdir. Ve futbolu ne kadar bildiğimizle doğru orantılıdır ve futbolu öğrenmek zor değildir. Bir kaç eski Barcelona maçı, Guardiola, Brighton maçları izleyerek veya sadece Messi maçları izleyerekte öğrenebilirsiniz.
Kulübünüzün başına getireceğimz akıl ve fikriniz olmak zorundadur. Bunun için sıfırdan bir fikir üretmenize gerek yok. Tarihte mükemmel örnekler mevcut ve bunlar çok iyi oyunlar. Örneğin direkt, pas, bağlantı ve baskı oyunları. Bu formüller birlikte kombinlenebilir veya sadece biri de olabilir. Ancak belirlediğiniz akıl ne olursa olsun en iyi örneklerini bulmanız ve hatta kopyalamanız gayet mantıklıdır.
Fenerbahçe yıllardır bu fikre sahip değil. Oyuncular sürekli değişiyor, gelen oyuncuların profilleri de bir öncekine göre farklı oluyor. Gelen gideni, giden geleni aratıyor ama hiç biri aslında ilaç olamıyor. Nedeni bu adamların sadece kötü oyuncular olması falan değil. Bir çoğu gayet başarılı ve kariyerli, bişeyleri başarmış oyuncular ancak sonuç değişmiyor Bunun sebebi doğru kullanım için alınmıyorlar, iyi oldukları bilindikleri için transfer ediliyorlar. Ve her zaman verimsizlikleri ortaya çıkmak zorunda kalııyor. Ee yani plan yokta ondan, planın oyuncuları da değiller malesef.
Çalışılan teknik direktörler genelde oyun hocaları olmuyor veya zaten takımda 2 sene bile geçirdikleri olmuyor. Getireceğiniz hoca illa geçmiş başarılı mükemmel olmasına, isim olmasına gerek yok. Keza marka oyuncularda olmasına gerek yok. Doğru yemeğin doğru parçaları ve doğru şef yeterli.
Gelenin bir fikri olmalı ve oyunu net olmalı. Nabza göre futbol oynatmayı seçen hocalar ana plan oturtma yönünde zayıf olduklarından böyle oynamaktadırlar. Bunun örneği Mourinho'dur. Adam ana plan konusunda malesef acizdir ve uzun maraton koşularına uygun değildir. Hal böyle olunca çorba kaynasada ağızda kötü bir tat kalıyor.
Bu noktadan sonuca gidelim.. Fenerbahçe taraftar konusunda şanslı ve açıkcası bir sorun yok. Tek istekleri başarılı bir takım.
Yönetim kesin olarak değişmeli ve gelen yönetim Aziz yönetiminin tohumu olmamalıdır. Yeni ve kendine öz olmak zorundadır. Eski başkanlar mümkünse kulüpte yönetimsel konulara karışmasın çünkü komedi şovu divan toplantıları izliyoruz. Koç, eskisi küsmesin ve laf etmesin derken ağırlık koyamıyor. Malesef şu anki yönetim ağırlık konusunda zaten aciz görünüyor. Bi de eskisi çok ağır olunca uzlaşamıyorlar ve Fenerbahçe'ye odaklanamıyorlar. Yeni yönetim eski yönetimlerden bağımsız ve akıllı çalışmak zorundadır. Bu uzun vadeli başarının anahtarı olacaktır. Son taşımız ise yeni yönetimin ortaya koyması gereken iradedir. Sakin ve doğru işler. Doğru akıllar, doğru futbolcular. İnanın bana 1-2 sene içinde meyvelerini almaması mümkün değil.
Bir sonraki Fenerbahçe yazım için kadronun netleşmesini bekliyorum. Giden gelen çok, beklememiz gerekiyor. Aksi halde boşa konuşmak olur. Kadro netleştiğinde derinlemesine bir kadro ve beklenti analizimi paylaşacağım.
Yorumlar
Yorum Gönder